Espor endüstrisi çok hızlı bir biçimde eviliyor – yeni kategoriler ve türler, küresel lig yapıları, tamamıyla ana akıma doğru hareket etmekte. Her ne kadar büyük espor dalları yıllardır burada olsa da, video oyunu endüstrisinin süregelen değişkenliği bize çoğu oyunun popülarite bazında gel-git yaşayacağını ve yeni isimlerin zirveye meydan okuyacağını gösteriyor.
2020 bir değişim yılı olacak. Yıllarca birçok esporun stabil bir biçimde yükselişini izledim ve artık bir noktada onlar bayrağı başarı hedefiyle tamamen değişmekte olan bir ekosistemde doğan yeni isimlere devretmek zorunda kalacaklar. Konuyla ilgili, The Esports Observer‘dan Trent Murray‘in yaptığı listeye şöyle:
BUNLARI DA BEĞENEBİLİRSİN
Call Of Duty
Activision Blizzard, 2020’de Call of Duty Ligi’nin açılışıyla birlikte doğrudan pazarlama etkinliklerine zıplayarak ciddi bir kumar oynuyor. Bütün girişimin başarısız olma ihtimali her ne kadar gerçekçi olsa da, bunun ilk yıldan yaşanma ihtimali çok büyük görünmüyor. Call Of Duty markasının popülaritesi ve bunun kaybı arasında CDL halen espor seyirciliğini ve sponsorluklarını daha önce görülmemiş boyutlara taşıyabilir.
Bu durumda soru Activision Blizzard’ın bu ilgiyi koruyup koruyamayacağı oluyor, ancak bu da bir sonraki yılın makale konusu.
TEKKEN 7
Her ne kadar dövüş oyunlarına karşı ezelden beri bir meylim olsa da, TEKKEN 7’nin son 3 yıldaki stabil yükselişi gözardı edilemez. Dövüş oyunları çıkışlarından sonraki süreçte genellikle böyle yükselemezler. Her yıl en çok izlenen ve en büyük dövüş turnuvası olan Evo’nun katılımcı sayılarına baktığımızda, TEKKEN bu dalda 2015’ten bu yana yeni bir oyun çıkartmamasına rağmen rakamları büyümeye devam eden tek oyun.
Pakistanlı yarışmacı Arslan “Arslan Ash” Siddique’ın espor dünyasını sallamasından sonra, TEKKEN 7 endüstrideki en ilgi çekici uluslararsaı yarışmalardan biri oldu. Şimdi sağlam ayaklar üzerinde duran bir profesyonel tur ve neredeyse Evo 2020’de garantilenmiş bir Pazar finaline sahip olan TEKKEN 7, en iyi yılını yaşayacak gibi.
Rainbow Six: Siege
TEKKEN 7 gibi, Rainbow Six: Siege de tipik beklentileri yıkarak ilerlemeye ve büyümeye devam ediyor. Sadece izleyicilerin artmasından ziyade, espor organizasyonları da oyunun kazanç paylaşımındaki istikrarı ve toplulukça desteklenen ödül havuzları sayesinde artan bir biçimde ilgi gösteriyor. R6 kendi türünde eşsiz bir oyun, ve Brezilya gibi pazarlardaki popülaritesinin artışı da oyunun uzun süreli bir potansiyeli olduğuna işaret ediyor.
Takım sahipleri Şubat ayında düzenlenecek olan Six Invitational’da duyurulması beklenen yapısal değişiklikler hakkındaki heyecanlarını çoktan dile getirmeye başladılar bile, ki bu değişiklikler oyunun “izlenebilirlik” gibi geriye kalan birkaç engelini aşmaya ciddi biçimde yardımcı olabilir. Şimdiye kadar Ubisoft’un yapısal gelişimleri oyunun izleyici, organizasyon faaliyetleri ve ödül meblağı bazında gelişmesine yardımcı oldu. Eğer bu hızla giderse 2020 R6’in gerçekten patlayacağı bir yıl olabilir.
Rocket League
Rocket League aslında halihazırda çok daha büyük bir espor oyunu olmalıydı. Endüstrideki en güvenli marka olması, “gerçek spor” kavramına en yakın oyun olması ve oyuncu olmayanlarında izlemesi için oldukça uygun olması bu oyunun neden en büyük espor olması gerektiğinin nedenlerinden birkaçı.
Oyun halen tam potansiyeline ulaşmamış olsa da, 2020 yılı bunu değiştirebilir. Epic Games tarafından alındıktan sonra, geliştirici firma Psyonix şu an Rocket League’in takımları teşvik edici, marka faaliyetlerine destek olan ve yeni izleyici kazanabilecek bir yapı elde etmesi için ihtiyacı olan tüm kaynaklara sahip.
Bunun da ötesinde, oyun doğrudan 2020’deki Tokyo Olimpiyatları ile bağlantılı olacak ve espora daha önce hiç görmediği türden bir ana akım paylaşımı getirecek. Psyonix, bu espor markasının daha önce görülmemiş seviyelerde marka bilinirliğine erişmesi ve oyuncularının uluslararası yıldızlara dönüşmesi anlamında çok önemli bir fırsatı elinde tutuyor. Eğer Rocket League bu yıl bahsettiğimiz avantajları değerlendiremezse, muhtemelen bir daha bunu gerçekleştiremeyecek.
Teamfight Tactics
Oto-savaş türü o kadar yeni ki halen espora giriş anlamında en iyi fırsatlardan biri, ve şu anda Riot Games’in Teamfight Tactics adlı oyunu büyük bir rekabet markası olma yolunda hızla ilerliyor. Riot halihazırda oyunun 2020’de espor desteği alacağını onayladı. Firmanın League of Legends ile eriştiği başarıları düşündüğümüzde TFT’nin etkinlik katılımı, yüksek ödül havuzları ve markaları sponsorluklara teşvik anlamında destek alacağını tahmin etmek yanlış olmaz.
Tüm bunların yanında, TFT mobilde de piyasaya çıkmaya hazırlanıyor ve bu hamle onların oyuncu tabanını ciddi biçimde büyütecek. Daha fazla aktif oyuncu olduğunda espor izleyicisi havuzu da bir o kadar büyük oluyor.
Battle Royale oyunları gibi, oto-savaş türlerinin de bir espor olarak “işleyeceğinden” emin değiliz, ve bu aynı zamanda TFT’nin düşüşü anlamına gelebilir. Ancak izlenebilirlik alanındaki handikaplar 100 oyuncuya kıyasla 8 oyuncuda çok daha kolay. Güçlü bir IP, deneyimli bir espor operatörü, ve arkasında yeni bir markanın gücünü taşıyan TFT şu anda oto-savaş türünü gerçek bir espor rekabetçisi yapmak adına tam gaz ilerliyor.
Onur Ödülü – CrossFire
Call of Duty gibi, CrossFire da marka olma yolunda ilerleyen hayli oturaklı bir espor oyunu (oyun büyük oranda sadece Çin’de oynandığından duymamış olma ihtimaliniz yüksek). Çin’in espor endüstrisinde attığı büyük adımlardan sonra, oraya özgü oyunların da bir noktadan sonra sınırların ötesine açılıp açılmayacağını takip etmek artık önemli bir hale geldi.
CrossFire 2020’de küresel espor pazarına büyük bir etki etmeyebilir, ama markalaşma konusundaki adımları Çin dahilinde yeni sponsorlar ve hareketlenmeler doğurabilir ki bu da dünyanın geriye kalan bölgelerinde mutlaka bazı değişimler yaratacaktır.
